Hayatımız Maden Çalıştayı Cumhuriyetimizin Kuruluşunun 100. Yılında, Büyük Taarruzun başladığı, mermerin başkenti Afyonkarahisarda Ege Maden İhracatçıları Birliği ev sahipliğinde düzenlendi.
Gözden kaçırmayın
Ruslarla görüşmeler olumlu geçti2017 yılından bu yana Ege Maden İhracatçıları Birliği ve İstanbul Maden İhracatçıları Birliği tarafından dönüşümlü olarak düzenlenen, maden sektörü temsilcileriyle kamu kurumlarının madencilik sektörünün sorunlarını ve çözüm önerilerini masaya yatırdıkları Hayatımız Maden Çalıştayı Cumhuriyetimizin Kuruluşunun 100. Yılında, Büyük Taarruzun başladığı, mermerin başkenti Afyonkarahisarda Ege Maden İhracatçıları Birliği ev sahipliğinde düzenlendi.
5. Hayatımız Maden Çalıştayının açılışında konuşan Ege Maden İhracatçıları Birliği Başkanı İbrahim Alimoğlu, Çalıştayda maden mevzuatı, sürdürülebilirlik, madencilik algısı, sektörün geleceği ve kritik hammaddeler ve hayatımızın her alanında olduğu gibi varlıklarıyla maden sektörünü de ileri taşıyan kadınlarımızın sektördeki konumlarını konuşacaklarını dile getirdi.
ALİMOĞLU; ÖNCE İNSAN, SONRA ÇEVRE, DAHA SONRA MADEN
Türkiye 80e yakın madeni ihraç ediyor. Madenlerimiz diğer sektörlere hammadde olarak da ülke ekonomisine katkı sağlıyor tespitinde bulunan Alimoğlu, Önce insan, sonra çevre, daha sonra maden mottosuyla Sürdürülebilirlik odaklı ihracatımızı arttırmaya devam edeceğiz! Sektörün ihtiyaçlarının farkındayız. Bürokrasiyi en aza indirmek için, en büyük ihtiyacımız Tabii Kaynaklar Bakanlığı kurulması. Böylece tüm işlerimizi tek muhatap ile halledebileceğiz. Bir arada olmak çok önemli. Biz madenciler için oluşturulan olumsuz algıyı da birlikte daha çok çalışarak ve lobi oluşturarak kırabiliriz. Bunun için 18 Maden STKmız ile bir arada hareket ediyoruz diye konuştu.
ÇETİNKAYA: TARIM DA BİZİM, ÇEVRE DE BİZİM, MADEN DE BİZİM
Hayatın her anında her noktasında madencilerin bin bir emekle elde ettiği ürünlerin kullanıldığının altını çizen TİM Maden Sektör Kurulu Başkanı ve İstanbul Maden İhracatçıları Birliği Başkanı Rüstem Çetinkaya, yerin üstündeki zenginliklerimiz kadar, yer altında da muhteşem bir zenginliğe sahip olduğumuza vurgu yaptı. Çetinkaya, Çok büyük zenginliklere sahip bir ülkeyiz. Yerin üstündeki zenginliklerimiz kadar, yer altında da muhteşem bir zenginliğe sahibiz. Turizmde, tarımda, madencilikte, üretimde ülke olarak çok daha iyi noktalara gelebiliriz. Madenciler olarak bizler, tarımı önceleyen bir anlayışla hareket ediyoruz. Biz, madenciler olarak uzun süredir aynı şeyi söylüyoruz. Bu söylediğimize de yürekten inanıyor ve her ortamda tekrarlıyoruz. Tarım da bizim, çevre de bizim, maden de bizim diye konuştu.
ÜLKEMİZ İÇİN ÇALIŞIP, ÜLKEMİZİ HEDEFLERİNE ULAŞTIRACAĞIZ
Tarım topraklarında, sanayi fabrikalarında, evlerin mutfaklarında, mühendislerin hesaplama yaptığı ekranda, yeşil enerjinin kalbinde de, ülke ekonomisinin derinliklerinde de madenciler olarak yer aldıklarını ifade eden Çetinkaya sözlerini şöyle sürdürdü; Peki! Bunları yaptığımız için, hayatın devamlılığını sağladığımız için kamuoyu nezdinde madenciler olarak el üstünde tutuluyor muyuz? Tabi ki hayır. Aksine, yaptığımız işler sürekli farklı ortamlarda tartışmalara konu oluyor, sürekli aslı astarı olmayan suçlamalarla yaftalanıyoruz. Ülkemizin ve dünyanın geleceğini inşa eden madenciler olarak, kendimizi anlatmaya, işlerimizi yapmaya devam etmeye çalışıyoruz. Maden sektörünün ve madencilerimizin Türkiyenin hedeflerine ulaşabilmesi için vazgeçilmez olduğunu her platformda dile getirmeye çalışıyoruz. Çünkü çok iyi biliyoruz ki biz, işimizi çok iyi yapıyoruz. Devletimizin gücü, kamunun destekleri ve madencilerimizin azmiyle çok daha iyi işler yapacağımıza yürekten inanıyoruz. Çünkü madenciliği kurallara uygun olarak, devletin tanımladığı sınırlar ve kanunlar çerçevesinde yapıyoruz. Ülkemiz için üretiyor, ülkemiz için istihdam yaratıyoruz. Eğer, ülkemiz Mustafa Kemal Atatürkün hedef gösterdiği muasır medeniyetler seviyesine ulaşacaksa bunun kalbinde de madenciler olarak biz yer alacağız. Yerin altındaki zenginlikleri yer yüzü ile buluşturmak için canla başla mücadele eden biz madenciler, bunu yapmaya devam edeceğiz. Ülkemiz için çalışıp, ülkemizi hedeflerine ulaştıracağız.
MERMER TARİHİN BİZE ARMAĞAN ETTİĞİ EN ÖNEMLİ KAYNAK
Mermerin tarihin ve coğrafyanın bize armağan ettiği en önemli kaynaklardan bir olduğuna değinen Vali Doç. Dr. Kübra Güran Yiğitbaşı, Romadan Bizansa Selçukludan Osmanlıya Akdeniz kıyılarında yaşamış tüm medeniyetlerin bugüne ulaşan en önemli eserleri mermerin bize mirasıdır. Bu topraklarda, Hitit dönemi için yapılan arkeolojik çalışmalardan elde edilen süsleme ve heykellerde, Antik Yunan ve Roma dönemine ait tiyatro, heykel ve arenalarda, Selçuklu dönemine ait saray, hamam, kervansaray, cami ve medrese külliyelerinde ve Osmanlı dönemine ait cami, minare ve çeşmelerde mermer sanatının en güzel örneklerini görüyoruz dedi.
MERMERİ EKONOMİK PAZAR İLE BULUŞTURMAK İŞ DÜNYASINA DÜŞÜYOR
Mermerin şehrimiz ve bölgemizde yüzyıllardır süregelen bir ustalık geleneğiyle işlendiğini kaydeden Vali Yiğitbaşı, Maden ve mermer işlemeciliği, Anadoluda ve hassaten Ege Bölgesinde, ustaların elinde sanatsal bir nesneye, kültürel bir mirasa ve ekonomik bir emtiaya dönüşmektedir. Bu kadim zanaatı sürdürmek, geliştirmek ve hem ekonomik hem kültürel anlamda küresel pazar ile buluşturmak siz iş insanlarımızın gayretleriyle gerçekleşmektedir. Afyonkarahisardan, Denizliden, Balıkesirden, Kütahyadan çıkarılan mermer blokları, gelişen teknolojiyle işlenerek dünyanın dört bir yanına ihraç edilen doğal taş ve diğer maden ürünleri, ülke ekonomimizin önemli bir kısmını teşkil etmektedir. 2022 yılı Türkiye geneli maden ihracatı 6,5 milyar dolar, doğal taş ihracatı 2,9 milyar dolar olarak gerçekleşmiştir. Ege Maden İhracatçıları Birliği 2022 yılı maden ihracatı ise 1,2 milyar dolar, doğal taş ihracatı 676 milyon dolar olarak gerçekleşmiş ve bunun 234 milyon doları Afyonkarahisardan yapılmıştır ifadelerini kullandı.
İHRACATTA YÜZDE 11LİK PAYA SAHİP
Afyonkarahisarın 2022 yılında Türkiyenin doğal taş toplam ihracatında %11,20lİk paya sahip durumda olduğunu söyleyen Vali Yiğitbaşı, 2023 yılı ilk 9 aylık Türkiye geneli maden ihracatı 4,2 milyar dolar doğal taş 1,5 milyar dolar olarak gerçekleşmiştir. 2023 yılı ilk 9 aylık Ege Maden İhracatçıları Birliği maden ihracatı 804 milyon dolar, doğal taş ihracatı 510 milyon dolar olarak gerçekleşmiştir. Orta vadede hedefimiz bu rakamları artırmak olacaktır. Ege Bölgesinde mermer ve diğer doğal taşlar, önemli bir ihracat kalemini oluşturmakta ve ihracatın artmasının her şeyden önce ülkemizin enflasyon sorununu çözmeye önemli bir katkı sunacağına inanıyorum ifadelerini kullandı.
DAHA YÜKSEK İHRACAT RAKAMLARINA VESİLE OLSUN
Vali Yiğitbaşı konuşmasın son bölümünde şunları söyledi: Bu çalıştayın bölgemizde ve ülkemizin çeşitli şehirlerinde maden işletmesi olan ve ihracat gerçekleştiren firmaların geliştirdiği yeni strateji ve hedeflerle daha yüksek ihracat rakamları yakalamasına vesile olmasını temenni ediyorum. Ülkemizin ihtiyacı olan daha az ithalat, daha fazla ihracat politikasına katkı sunmasını ve ülkemizi ihracatta daha üst sıralara taşımaya destek olmasını diliyorum. Tüm iş adamlarımıza başarılar diliyorum.
MADENLER OLMASA SANAYİ ÜRETİMİ OLMAZ
Madenleri tüm sanayi üretimimizin ve buna bağlı olarak da ihracatımızın destekçisi olarak tanımlayan İhracat Genel Müdürü Mehmet Ali Kılıçkaya, madenlerimiz olmasaydı demir çelikten otomotive, makinadan savunma sanayiine, gemi yat imalatından iklimlendirmeye, seramikten elektrik elektronik üretimine birçok sanayi sektöründe üretim yapamaz olunamayacağının altını çizdi. Cumhuriyetimizin 100. Yılını kutladığımız bugünlerde, yeni başarılara yelken açmak için daha kararlı ve daha güçlü bir şekilde çalışmalarımıza yön veriyoruz diyen Genel Müdür Kılıçkaya, Ekonomi ve ticaretin dinamiklerinin çok hızlı değiştiği, Türkiyenin bölgesel ve küresel krizler arasında kendine güçlü bir gelecek inşa etme mücadelesi verdiği bir dönemde, hedeflerimizi her zaman dünden daha ileriye taşımak üzerine kuruyoruz. Dünyamız ve ülkemiz son yıllarda Kovid-19 salgını, jeopolitik gelişmelerin neden olduğu gıda ve enerji krizleri, iklim değişikliği, doğal afetler ve daha birçok sınamaya sahne olurken, ne yazık ki ülkemizde şubat ayında yaşanan büyük deprem felaketi bu olumsuz tabloyu daha da derinleştirdi. Tüm bu olumsuz gelişmelere rağmen, Türkiye olarak büyüme ve ihracatta yakaladığımız güçlü seyir, ekonomimizin krizlere ve zorluklara karşı son derece dirayetli olduğunu gözler önüne serdi. Gerçekten de Türkiye ekonomisi 12 çeyrektir büyümekte ve istihdam yaratmaktadır. Sizlerin emekleriyle, üretime ve ihracata aralıksız devam eden ülkemiz, salgının etkisinin en çok hissedildiği 2020 yılında dahi %1,9 oranında büyümüştür. 2021 yılında da %11,4 ile güçlü bir performans yakalayan Türkiye, geçen yıl %5,5, 2023 yılının ilk çeyreğinde %3,9 ve ikinci çeyreğinde de %3,8 oranında büyümeyi başarmıştır. Büyümedeki başarımıza paralel olarak ihracatımız da artış trendini sürdürmektedir. 2021 yılında 225 milyar dolara ulaşan ihracatımız, rekorlarla dolu bir yılın ardından 2022 yılında 254,2 milyar dolar seviyesine erişmiştir. Ekim ayında da 22,9 milyar dolarlık ihracat rakamı ile Cumhuriyet tarihimizin en yüksek Ekim ayı ihracat rakamına ulaştık. Hâlihazırda, 2023 yılı Ocak-Ekim döneminde ise 210,1 milyar dolarlık ihracat rakamına ulaşmış bulunuyoruz. Bu başarının mimarları ihracatçılarımızı yürekten kutluyorum! Bu başarıda madencilik sektörümüz 2022 yılındaki 6,8 milyar dolar düzeyinde ihracatı ve toplam ihracatımız içerisinde aldığı %3 payı ile önemli bir yere sahiptir. 6,8 milyar dolar ihracatımızın 2 milyar doları ham ve işlenmiş doğal taş olurken; 4,8 milyar dolar ise Doğal taş harici metalik ve mineral maden ihracatımızdır. Bugün Türk madencilik ürünlerinin yaklaşık 200 ülkeye ihraç edildiğini söylemekten büyük bir memnuniyet duyuyorum. 2023 yılı ilk 10 ayı itibarıyla maden ihracatımızdaki gerilemenin farkındayız. Burada sektörün maliyet kaynaklı sorunları yanı sıra, arama, ruhsatlandırma, işletme ve maden sahalarının rehabilitasyonu aşamalarında sorunları ve talepleri olduğunu da biliyoruz. Bu çalıştayın sektörün bu sorunları ve taleplerinin dile getirilerek üzerinde istişare edilmesine ve etkin çözümler bulunmasına katkı sağlayacağına inanıyorum. 2023 yılında ihracata 10 milyar TLnin üzerinde destek vermiş olacağız. 2024 yılında desteğimiz 20 milyar TLyi aşacak dedi.
SÜRDÜRÜLEBİLİRLİK VE DİJİTAL DÖNÜŞÜM İSİMLİ DESTEK MODELİ HAZIRLADIK
Ticaret Bakanlığının desteklerine Sürdürülebilirlik ve dijital dönüşüm isimli bir destek modelini ilave etmek istediklerini bu konuda bir çalışmayı Cumhurbaşkanlığına sunduklarını paylaşan İhracat Genel Müdürü Mehmet Ali Kılıçkaya, bu süreçte Ticaret Bakanlığının TURQUALITY Destek Programını baz aldıklarını, firmaların olgunluklarının ölçüleceğini ona göre destek verileceğini, firmalara sürdürülebilirlik notu verileceğini bu nota göre desteklerin şekilleneceğini aktardı.
MADEN SEKTÖRÜNÜN 2028 İHRACAT HEDEFİ 10 MİLYAR DOLAR
Madencilik sektörünün Orta Vadeli Programda ve 12. Kalkınma Planında hak ettiği değeri bulduğunu dillendiren Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığı MAPEG Genel Müdürü Arslan Narin, OVP ve 12. Kalkınma Planında madenciliğin kamu yararının öne çıkarıldığını, ruhsat güvencesinin sağlandığını dile getirdi.
OVP ve 12. Kalkınma Planının madencilik sektöründe düzenleyici kurumlar olarak kendilerine ev ödevini vermiş durumda olduğunu aktaran Narin, 12. Kalkınma Programındaki hedeflere ulaşmak, Orta Vadede net ihracatçı duruma geçmek için çalışıyoruz. 12. Kalkınma Planında 2028 maden ihracatımızın 10 milyar dolar hedef konuldu biz bunu da geçeceğimize inanıyoruz. Biz madencilik sektörüne ortam sağlayacağız şeklinde konuştu.
MADENCİLİK VE ORMANCILIK BİRLİKTE SÜRDÜRÜLEBİLİR
Bir fidan dikildiği zaman 120 yılda orman oluştuğunu ifade eden Orman Genel Müdürü Bekir Karacabey, Nefes alabilmemiz için temiz su, oksijenin kaynağı ormanlar. Orman ve madenlerin birbiriyle kıyaslamak doğru değil diyen Karacabey, Karbon yutak alanları ormanlar. Maden ve ormanlar birbirinin hasmı değil. Madencilik ve ormancılık birlikte sürdürülebilir, hep birlikte bunun kamuoyuna doğru anlatılması için ortak sorumluluğumuz var. Bugüne kadar bu konu üzerinde durmadık. Bunun kamuoyuna etkili bir şekilde anlatılması gerekiyor tespitinde bulundu.
HER TÜRLÜ TEKLİFE AÇIĞIZ
Madenler bulunduğu yerden çıkarılmak zorunda, başka bir yerden çıkaralım diyemiyoruz ama çevreye ve o ortamda bulunan canlılara zarar vermeden çıkarmanın yolunu bulmamız gerekiyor diyen Karacabey sözlerini şöyle tamamladı; Madencilikte sıfır atığı kendimize şiar edinmeliyiz. Mermer ocaklarının pasalarını değerlendirmeliyiz ve çevrecilerin hassasiyetlerine kulak vermeliyiz. Çevreye zarar vermemeliyiz. Ormancılıkta koruma kullanma dengesini gözeterek faaliyetleri gözetmemiz gerekiyor. Tabii yaptığımız madencilik sektöründe rehabilite çalışmalarında güzel örnekler var. O bölgede madencilik yapıldığını bilmesek fark etmeyeceğimiz örnekler var. Bu örnekleri kamuoyuna daha çok anlatmalıyız. Madencilik sektöründe sürecin kısaltılması konusunda sürekli kafa yoruyoruz yatırımcının önünde bu denli bir prosedür olmaması gerekir. Her bakanlık bu süreçlerle ilgili ayrı mesai harcıyor. Yatırım ortamının iyileştirilmesi için ruhsat, ÇED ve İzin Belgesi tek bakanlıkça yürütülsün diye önerdik. Konunun değerlendirmesi sürüyor. Her türlü teklife açığız.
TEMİZ, DÜZENLİ VE KALİTELİ FABRİKALARIMIZ VAR
Mermercilik sektörünün kalbinin attığı programda söz alan AK Parti Afyonkarahisar Milletvekili Ali Özkaya madencilik sektörünün insanlığa binlerce yıl daha hizmet vermeye devam edeceğini ve AK Parti iktidarı ile sektörde gözle görünür bir ilerleme olduğunu dile getirerek, İki bin yedideki mermer fabrikalarını ve ocakları gezdiğimde her yer perişanlıktı. Ama bugün bir mermer fabrikasına gittiğinizde bir gıda üretim tesisine girmiş gibi temiz, düzenli ve kaliteli fabrikalarımız var.
MADENCİLERİNİN SORUNLARI TEMEL ÖNCELİĞİMİZ
Ege Maden İhracatçıları Birliği ev sahipliğinde Afyonkarahisarda gerçekleşen toplantı ile maden sektöründeki sorunların ele alındığının altını çizen Ali Özkaya, Herkes işin önemini biliyor. Önemini tekrar tekrar söylemeye gerek yok. Ancak bugün buraya bütün programlarını değiştirerek gelen ve bizi burada gerçekten onurlandıran değerli genel müdürlerimize özellikle teşekkür ediyoruz. Dün Orman Genel Müdürümüzün bugün Ankara'da önemli programları vardı. İptal etti, geri iptal etti, geldi sağ olsunlar. Yine MAPEK Genel Müdürümüze, ihracat genel müdürümüze bütün arkadaşlarımıza efendim biz Afyon'da olunca ister istemez sürekli madencilerin Ankara'daki işlerini takip eden bir insan konumuna giriyoruz. Hem milletvekili hem vekil hem de bir sorumluluk sahibi. Her gün işimiz bir bakanlıkta hangi arkadaşımızın izni, hangi arkadaşımızın taşkın nedenine uğradığı ceza efendim iptal, ruhsat denilmesi, temdit bir sürü sıkıntıyla karşı karşıya kalıyoruz. Bunları sık sık da yaşıyoruz.
ÖZKAYA: MADENCİLİKTE RUHSAT GÜVENLİĞİ TEMEL MESELEMİZ
Maden sahalarının yaşadığı temel sorunların başında genel ruhsat sorunun una değinen Özkaya, Geçen yeni sayın bakanlarımıza hayırlı olsun ziyaretine gittiğimizde hem de genel müdürlerimize de söyledik. Az önce her sayın genel müdürümüze söyledi. İnşallah acilen bizim yapmamız gereken hükümet olarak sizi tek bir elden bu ruhsat güvenliğine kavuşturmak. Bu önemli bir ruhsatı ihaleyle aldınız. Çet raporunu aldınız. Her işiniz bitti. Ancak Genel Müdürlüğe başvurduğunuzda size bir dakika kardeşim burası muhafaza ormanı kusura bakma dediği an zor bir iş. Bunu diyecekse sayın genel müdürümüz baştan demesi gerekiyor. Devlette bütün verilen, ruhsatlar, güvenciler hukuk devleti güvenliği ilkesini korumamız gerekiyor. Bu bizim bir sorumluluğumuz.
BU ÇALIŞTAY SEKRETERYA İLE SONUÇ BİLDİRGESİNE BAĞLANMALI
Maden Çalıştayının maden sektörü açısından bir sonuç almasını umduğunu dile getiren Özkaya, Buradan çıkan bütün önerileri çok iyi bir sekreter yayla sonuç bildirgesine bağlansın ve bunu sayın cumhurbaşkanımıza, sayın bakanlarımıza hep beraber götürüp takdim edelim. Kanun hem orta vadeli planda hem on ikinci kalkınma planında sizlerle ilgili çok büyük imkânlar, başlıklar var. Bunların bir kısmı kanun düzenlerini soracak. İnşallah biz orada sizlerin adına diğer arkadaşlarımızla beraber bu çalışmaları yapacağız. dedi. Mermer ocaklarının çevreye verdiği zararlara da değinen Özkaya, mermer ocakların kenarından geçtiğinde yüzlerce metre yükseklikteki atıkları görüyoruz. Yani yüz yüz birim toprak çıkarttığımız dört birim beş birim mermer doksan beş doksan altı birim atık. Yan tarafta da karayollarının devlet su işlerinin vermiş olduğu taş ocağı var. Orası da dağı adeta ikiye bölmüş. Bir tarafta yüz metre atık, bir tarafta bölünmüş bir yer. Bunu da diyelim ki özel idaremiz, diyelim ki Büyükşehir Bakanlığımız yetki verirken taş ocağını satıverecekse o bölgedeki gerçekten madenden atıklar varsa kardeşim önce şuradakileri değerlendirin. O bittikten sonra bu.
ÖZKAYA SEKTÖRÜ AK PARTİ ÖNCESİYLE KIYASLADI
AK Parti Afyonkarahisar Milletvekili Ali Özkaya madencilik sektörünün AK Parti iktidarı ile geliştiğinin altını çizerek gelişimi iktidar geldikleri 2007 yılı ile kıyas yaparak şu şekilde anlattı: İki bin yedideki mermer fabrikalarını ve ocakları gezdiğimde her yer perişanlıktı. Ama bugün bir mermer fabrikasına gittiğinizde bir gıda üretim tesisine girmiş gibi temiz, düzenli ve kaliteli fabrikalarımız var. Güneş'teki enerji elde etmesinden suyu arıtıp onu tekrar kullanmasına kadar aklınıza gelen her sistem var. Arkadaşlarımız da çok ciddi imanda gelişmiyor. Dünya örneklerinden iyiye doğru gidiyoruz. Daha iyiye gidebiliriz. Bunu hep beraber yapabiliriz. Ve yapmamız lazım. Bize düşen kısmını biz, size düşen kısmını siz sanatçılarımız, bürokratlarımız hepimiz bu memleketin evlatlarıyız. Hepimizin sorumluluğu memleketimizin refahını, kalkınmasını daha iyiye götürmek. Bunu da biz yapabiliriz. Tarihi birikimimiz bu işe müsait.
MADEN SEKTÖRÜNÜN LOKOMOTİFİ MERMER
Hayatımız Maden sloganıyla Ege Maden İhracatçıları Birliği ev sahipliğinde Batı Akdeniz İhracatçıları Birliği, Doğu Karadeniz İhracatçılar Birliği ve İstanbul Maden İhracatçıları Birliği katkıları ile gerçekleştirilen çalıştayda söz alan AK Parti Afyonkarahisar Milletvekili İbrahim Yurdunuseven, Maden sektörünün belki de en büyük lokomotifi mermer olduğunun altını çizerek, Türkiye'nin farklı bölgelerinden çeşitli cins ve renklerde mermer çıkıyor. Bu sektör zor şartlarda çalışan bir sektör ve bunu mesleğim itibariyle çok iyi biliyorum. İş güvenliğiyle ilgili olarak maden ocaklarını ziyaret ettim ve ne kadar zor şartlarda çalışıldığını gördüm. Şimdi ise sektör patlatmalı alanlardan özel kesimli alanlara geçti. Teknolojinin kullanıldığı ve güzel kesimlerin yapıldığı maden ocakları sektörüne dönüştük.
"MERMER VE TERMALİN BAŞKENTİYİZ"
Afyonkarahisar Belediye Başkanı Mehmet Zeybek, gastronomide Hatay ve Gaziantep ile birlikte Türkiyenin en iyi üç merkezinden biri olduklarını, Afyonkarahisar olarak mermer ve termalin başkenti konumunda olduklarını, 27 bin yatak kapasitesine ulaştıklarını, jeotermali enerji üretiminde, seracılıkta, turizmde ve ısıtmada kullandıklarını dillendirdi.
AFYONDA 10 BİN 210 KİŞİ EKMEĞİNİ TAŞTAN ÇIKARIYOR
İstanbul Maden İhracatçıları Birliği Yönetim Kurulu Başkanlığına, Rüstem Çetinkayanın, Ege Maden İhracatçıları Birliği Yönetim Kurulu Başkanlığına da İbrahim Alimoğlunun seçilmesinden Afyon adına gurur duyduklarını dile getiren Afyonkarahisar Ticaret ve Sanayi Odası Başkanı Hüsnü Serteser, Madencilik sektörünün Afyonda en çok ihracat yapan sektör olmasının yanı sıra dikkate değer istihdamın sağlandığı sektör olduğunun altını çizdi. Serteser, Sosyal Güvenlik Kurumu İl Müdürlüğü verilerine göre, Afyonkarahisarda toplam 10 bin 210 kişi, ekmeğini taştan çıkarıyor. Dolaylı olarak 30 bin kişi mermer sektöründen ekmek yiyor. Afyonkarahisar Ticaret ve Sanayi Odamız olarak Ticaret Bakanlığımızın himayelerinde sürdürülen Uluslararası Rekabetçiliğin Geliştirilmesi (UR-GE) kapsamında mermer sektörünün ihracatının geliştirilmesi için Afyon Mermeri Dünyanın Her Yerinde-Marble Earth adını taşıyan bir proje hazırladık. Projemiz kabul edildi. 3 yıl sürecek olan projemiz kapsamında ihtiyaç analizi ziyaretlerimizi tamamladık. Proje kapsamında ikili iş görüşmeleri, fuarlara katılım ve yurtdışı pazarlama gibi pek çok faaliyet öngörülerek ihracatımızın artması hedefleniyor. 2010 yılından bu yana Madencilik Bakanlığı kurulması talebimizi dillendiriyoruz diye konuştu.
5. Hayatımız Maden Çalıştayında; Türkiyede Madencilik Algısı ve Gerçekler, Sektör Liderliği ve Sürdürülebilir Madencilik İçin Maden Mevzuatı Nasıl Olmalı?, Kamu Perspektifinden Maden Sektörünün Geleceği, Kritik Hammaddelerin Ülkemiz Ekonomisindeki Önemi ve Madencilik Sektöründe Kadınlar başlıklarında sektörün gündemindeki başlıklar tartışıldı.
Yorumlar
Yorum Yap